Bilişsel Yaklaşım ve Bilgi İşlem Süreci

Bilişsel Yaklaşım 
Uyarıcı-tepki-pekiştireç ilişkileriyle öğrenmemeyi açıklamaya çalışan davranışçılardan farklı olarak bireyi öğrenmenin oluşmasında temel kabul ederek davranışçı yaklaşımlarla açıklanamayan karmaşık zihinsel süreçler (bellek, düşünme, problem çözme, karar verme) üzerinde durmuşlardır. Bilişsel psikologlar insan bilgi işlem sürecini açıklayan bir modeller geliştirmişler ve insanı belirli safhaları olan bir bilgi işlem sistemi olarak açıklamışlardır.   
 
            Bilgi İşlem Süreci
Bilgi işlem modellerinin gelişiminde bilgisayar teknolojisi etkili olmuştur.
v    Duyusal Bellek
İnsan bellek sistemi tarafından bilginin işlenmesi fiziksel işaretlerin (görsel, duyusal, dokunsal) göz, kulak, deri gibi duyu organları tarafından alınmasıyla başlar. Duyusal bellekte kısa bir süre kalırlar (1/2-4 sn .arası). Çok yüksek bir kapasiteye sahip olmasına rağmen kaydedilen veriler seçilerek kısa süreli belleğe aktarılmadığı takdirde kısa sürede kaybolurlar. Kişi bütün uyarıcılara tepkide bulunmaz yalnızca gelen uyarıcılardan birkaçı üzerinde odaklaşır. Bu algısal odaklaşmaya dikkat adı verilir. Dikkat yoluyla seçilerek algılanan uyarıcılar, kısa süreli belleğe aktarılırlar.
v    Kısa Süreli Bellek
Dikkat yoluyla seçilerek algılanan uyarıcının (bilgi) analiz edildiği, yorumlandığı ve uzun süreli belleğe kayıt için hazır hale getirildiği yerdir. Kısa süreli bellek uzun süreli bellekten farklı olarak sınırlı bir kapasiteye sahiptir. Miller (1956); Bireyin belirli bir zaman dilimi içerisinde işleyebileceği bilgi miktarının 7±2 bilgi birimi olarak kabul etmiştir.
Bu belleğe kaydedilen bilgi üzerinde herhangi bir işlem yapılmadığı takdirde, 15-20 s. Arasında kaybolacaktır. Değişik çalışma metotları ve tekrar yoluyla kısa süreli belekte daha uzun süre kalması ve uzun süreli belleğe aktarılması sağlanabilecektir. Tekrar metodu, tek başına uzun süreli belleğe kaydetmede yeterli olmayacaktır. Bilgiyi anlamlandırma, mevcut bilgilerle ilişkilendirme, destekleyici imgeler bulma, bilgi ile ilgili soru cevap yöntemleri geliştirme vb. metotlarla bilginin kalıcı kılınması olasıdır. Kısa süreli belleğin işlevlerinden birisi de kaydedilen bilgileri uzun süreli bellekte bulunan bilgilerle karşılaştırmak, eşleştirmek ve ilişkili olanları yeni öğrenmeler olarak yapılaştırmaktır. (Rakamların gruplandırılması).
v    Uzun Süreli Bellek
Diğer iki bellekten farlı olarak üç önemli özelliğe sahiptir. (1) Bilgi kalıcıdır, (2) Bilgi organizeli ve anlamlı olarak kaydedilir, (3) Sınırsız kapasiteye sahiptir. Tecrübe ve bilgiler burada saklıdır. Hatırlama, problem çözme, düşünme bu bellekteki materyaller sayesinde olur.
Bilişsel psikologlara göre bilgiler uzun süreli bellekte şemalar şeklinde kaydedilir ve şemalar yeni bilginin kotlanması, belleğe kaydedilmesi ve kaydedilen bilginin geri getirilmesini kontrol eder.
Öğretim materyallerini geliştirirken, öğrencilere uygun şemayı faaliyete geçirebilecek ve yeni materyale anlam kazandıracak uyarıcılar sunulmalıdır. (Ana ve alt başlıklar, ana fikir, açıklama, önemli cümlenin altını çizme, “tırnak içine alma”, Vurgulama resimlendirme teknikleri)  
Bilgilerin iyi algılanamaması ve kodlama sistemindeki hatalar sonucunda kısa süreli belleğe geri döndüğü ve kaybolduğu bir gerçektir.
 
İnsan Davranışlarının (Öğrenme Ürünlerinin) Sınıflandırılması
 
Bazı eğitimciler insan davranışlarını analiz ederek sınıflama sistemleri geliştirmişlerdir. Bu sisteme taksonomi adı verilmiştir.
Taksonomi; öğrenme ürünlerinin en basitten karmaşığa doğru aşamalı olarak sıralanmasıdır. Alt düzeydeki bir davranış kazanılmadan üst düzeydeki karmaşık davranışın kazanılması beklenemez.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

öğretim ilke yöntem ve teknikleri

gelişim psikolojisi ahlaki gelişim

gelişim psikolojisi mizahi gelişim